5 Mart 2009 Perşembe

TV Dizileri halkı afyonluyor!

TV Dizileri halkı afyonluyor
İyileri de var ama çoğu TV dizileri halkı afyonluyor! Diğer yanda geleneksel Türk ahlakı ve Türkiye ‘nin doğası, ormanları elden gidiyor, halk narkozda, aydınlar da gaflet uykusunda!Türk halkı kitap okumayı sevmiyor. Ama TV izlemeye gelince ekranlara yapışıyor. Hangi eve gitsen televizyonlar bangır bangır açık! Başta da halkı eğitmek için bu müthiş güzel fırsatı değerlendirmeyi bilemeyen ideolojisiz bilinçsiz idareciler var. Tam takır kuru bakır kravatlı popülistlere göre herşey toz pembe ama aslında gidiş tam bir curcuna , bir keşmekeş ! Çok yazık! O zaman bu yöneticiler , bu ülke insanının kendi karakterini geliştirme , Türkiye’mizin de güzel doğasını koruma gibi büyük ideolojileri uygulayamıyorlarsa, bu kravatlıları ne diye seçmişiz ki? Onlar sadece bir daha seçilmek için vakitlerini harcıyorlarsa onlara neden maaşlar, imkanlar, ziyafetler verdiriyoruz! Böylesi idareciler başta olursa pek tabi her yıl hektarlarca orman kül olur gider, her yan işsiz , güçsüz dolu olduğu halde nüfus çığ gibi büyür, recyling bidonları çöplerle doldurulur, insanlar kuyruk muyruk tanımaz çıkar için üst üste yığışır, kapışır-güzel Türk ahlakı para ahlakına dönüştürülür- vurur, kırar, öldürür, suç oranı rekor derecede arttıkça artar. Daha neler neler... Halk eğitimini devlet yönetmezse pek tabi bazı medya bu boşluğu lokma gibi kapar, sadece reyting getiren dizileri görüntüler, araya da para getiren reklamları tekrar tekrar sokuşturur. Yani bu şu demek oluyor;
“Çocuklar ! sakın ha sakın! İbni Sina’nın Aşık Veysel’in Yunus’un Atatürk’ ün , doğa koruyucularının dünyasına girmeyin, o dünyalar sıkıcı, siz reklamlarda ki cartı curtu ezberleyin, onlardan kendinize idollar seçin. Keyfinize bakın , aklınız fikriniz de dizilerde ki parlak artistlerin , kaşı gözü olsun.”
Laf arasında söyleyeyim ben reklamlara karşı değilim. Ama reklamlar kandırıcı değil sadece tanıtıcı, ürünlerini hakkında bilgilendirici olmalı. Yayınlanma şartları gibi filtreler konulmalı. Dizilerin de iyileri var, ama çoğu aslında , masa başında apar topar yazılmış senaryolarla , uyduruk aşkları ucuz ve zahmetsiz sırf surat yakın çekim planları ile süslemek isteyen , halka çocuklara gençlere bir şey vermeyen, aynı mekanlarda çekilmiş, entellektüel bakışla sanatsız, sıkıcı yapıtlar. Böylesi dizilerle büyüyen bir çocuk yetişkin olunca sadece işte alışılagelmiş bazı kof siyasetçilerden biri olur. Başka ne bekliyorsunuz ki? Yalnız adı değişir bir de kaşı gözü...Onu otobüste ayakta zorla duran ihtiyara yer verecek mi sandınız? O arkadaşı ile gece izlediği yoz dizileri konuşuyor, bozmayın keyfini...Bu dizilerde doğa koruyan, zulmete karşı çıkan, insana doğaya saygıyı sevgiyi öğreten, iyi ahlak örneği sergileyen kahraman gençler var mı? Yok! O zaman bu tip çocuklardan gençlerden fazla şey beklemeyelim...Sadece keyfci duyarsız, asalak, bencil kişiler olurlarsa da şaşırmayalım.Bazı TV kanallarına defalarca orman yangınlarını önlemeyi, nüfus planlamasını, doğa korumayı konu edinen halkı eğitici dizi film senaryoları sundum. Bunlar “reyting getirmez kardeşim “dediler. Vay be! Adamlara bak! Akılları fikirleri para. Reyting diyor başka şey demiyorlar. Bir ara eğitici dizilere de yer verseniz çok mu kötü olur? Yanan ormanlar umurlarında bile değil. Ama orman yangını olunca ah vah! demeyi biliyorlar. Aslında o yangınların çıkmaması için halkı eğitmediklerinden dolayı, söndürmesi de yangında ölmesi de garibanlara değil onlara düşer!Bir de şaşkın tavuk gibi ne yapacağını bilemeyen TRT var; çok reyting alan kanalları taklit etmek aczine de düşüyor,lokomotif görevinden sapıyor. Bir zamanların şahsiyetli TRT’sini bitirdiler.. Böyle kanallar arası reyting yarışı,savaşı olursa halk eğitilmez. Sözün kısası devlet önemli bu konuya el atmazsa bu keşmekeş böyle sürüp gidecek. Şimdi biri çıkıp;”
Be ukala kardeşim senin bu önerdiğin totaliter devletle olur hür medya, demokrasi nerde kaldı “diye bana nutuk çekecek. Yesinler onun nutkunu!: Hür medya birilerine sadece para getirmek içinse, özverili iyi niyetli büyük düşünür ülkesini seven bir medya olamayacaksa , onları yönlerdirmek görevi devlete düşer...Halk demokrasi çığırtkanları ile devamlı aldatıldı..Çığırtkan kardeşim, ormanların yakılıyor , haberin yok, sen halka ezberlediğin demokrasi nutkunu atıyorsun! Siz ancak eviniz tutuşunca yangının ne demek olduğunu anlarsınız. Eğer bir ülkeye onun insanına , doğasına sizin totaliter dediğiniz bazı devlet adamları yararlı olacaksa onları, geleceğin insanları tarih kitaplarında büyük düşünürler, kahramanlar, kurtarıcılar olarak anacaktır..Bu hep böyle oldu. Atatürk’ün büyüklüğü de burada. Hem o pasta bıçağı yalayıcılarının özendiği batı demokrasileri çok mu iyi? Onların nereye gittikleri belli mi? Artıkçı tüketici asalakbol çarçurcu kapitalist toplum modellerinin sonlarının ne olacağını hep birlikte göreceğiz...Ama yarın, belki de ertesi yıllarda...Başımızda büyük düşünür, güzel ülkemizin doğal yaşamını ve doğasını koruyan-inşallah bir gün çıkar- liderlerimiz olursa gelecekte çarçurcu kapitalist toplumlar hep o şimdi beğenmedikleri Türkiye’ ye sığınacaktır.-O zaman gelince onlar çıkarlarını kara sinekler gibi öyle iyi bilirler ki!- Bir sosyolog olarak bunu ben vizyonumda görebiliyorum. Avrupalı emekliler neden hala doğal yaşamı olan Türkiye’ye üşüşmeye başladılar? Bu bir başlangıç değil mi?

Büyük insanlar fikirlerle uğraşır.
Orta insanlar olaylarla uğraşır.
Küçük insanlar da birbirleri ile uğraşır.

Şimdi siz karar verin bizim -bazıları hariç -çoğunlukla siyasetçilerimiz hangi guruba giriyor, yani ne ile uğraşıyorlar, lütfen bana yazın lütfen.....Ne kadar çok yorum alırsam o kadar bu anket zevkli olur....Orman ve Çevre Bakanlığına film projelerimi sundum. Lüzumsuz bulup cevap bile yazmadılar.Şimdi son ümit olarak devletin yapmadığı görevi ben üstlenmek zorunda kaldım. Halen doğa koruma bazlı dizi film senaryolarımı kendi imkanlarım ve çıkarsa gerçek vatansever vicdanların yardımı ile gerçekleştirmek çabasındayım. Beni destekleyecek gerçek vatanseverler çıkar mı bilemiyorum....Ama çıkarsa onların yardım elleri aslında bana değil yok olan Türkiye doğası için uzanacaktır ve isimleri film jeneriğinde şükranla yazılacaktır..Ben sadece bir kıvılcımla halkı gençleri, çocukları hem eğlendirecek hem de eğitecek , bilinçlendirecek yararlı diziler çığırını başlatmak istiyorum....Türkiye yozlaşan kültürü, artan işsizliği ve doğa kıyımı ile patlayacağı günlere gidiyor!Neredesin mavi güzlüm , sarı saçlım? Bir daha gel Samsun’dan..Bıraktığın güzel ülken yozlaşıyor. Çok özledik seni! Yerin doldurulamıyor. Ortalığı popülist çıkarcılar sardı, eyvah bir bu eksik idi, padişahlar da geri geliyormuş!
Akın Tekin
Sosyolog Çevreci Yazar
www.akinteki.googlepages.com/home
Sahipsiz Gezegen-